14 Haziran 2009 Pazar

un kurabiyesi nin hikayesine giriş

henüz yararları ve varlığı, sahte kimlik taşıyan insanlar ve güçlü istihbarat teşkilatlarınca saklansa da bir gün elbet açığa çıkacak olan, kutsal, insanların yiyecek diye tabir ettikleri fakat bir yiyecekten fazlası olan bir madde.

ilk yediğim anlarda ben de herhangi bir şey gibi algıladım bu yiyeceği demek isterdim ve aslında herkes bunu böyle beklerdi biliyorum ama hayır böyle olmadı. filmlerdeki gibi oldu hemen farkettim değişik bir aksiyonu olduğunu.

bir film tadındaki bu yaklaşımım un kurabiyesinin de dikkatini çekmiş olacak ki dile geldi adeta. aslında şöyle dile geldi diyebiliriz. un kurabiyesi nörotransmitterler aracılığıyla aslında varoluşunu, amacını, değerini, insanların yozlaşmasını anlattı.

başta yadırgadım dememi beklerdim elbette ama yadırgamadım. ne de olsa film tadında anlamıştım aksiyonunu ve bunu da yadırgamadım elbette.

un kurabiyesine gelince o çoktan nörotransmitterler aracılığı ile beynimle iletişime geçmişti. aslında bigbang i oluşturan gücün kendisi olduğunu, yanlışlıkla çarpmasa hiç bir patlama gerçekleşmeyeceğini ekledi. kendisi dünyaya ilk düşüşünde insanların tekerlek yapmayı nasıl öğrendiğini anlattı. insanlık tarihine tanık oldum sayesinde. inanılmazdı. insanlık tarihindeki en büyük buluş diye bir sürü gündem vardır, ben de okudukça 'harbiden ne büyük buluş ama ateş abi ateş olmasa nice olurduk' der dururdum. bazen de ortamın gazına gelip 'olur mu abi futbol topudur' demişliğim de vardır (aslında mantıklı geldi, ortama girip gaza geleyim). fakat gelin görün ki un kurabiyesinin anlattıkları sonrası hiç de öyle olmadığını, dünyanın bambaşka olduğunu anladım.

herkes 'bigbang', 'evren genişliyor', 'oglum her şey tamam da başlatan güç ne nanik' yaparken ben güldüm. un kurabiyesini ve hikayesini sakladım. gelin görün ki artık tüm dünyanın bunu duyması için varoluşsal zaman gelmiştir. çağımız ne bilim, ne teknoloji, ne bilgisayar, ne microsoft, ne de uzay üssü tuvaleti çağıdır (ayrıca death note u yapanlara da nanik çekiyorum, geç kaldınız). çağımız un kurabiyesi çağıdır.

artık zamanı gelmiştir.

noradrenalin nörotransmitterlerim bildirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder